Kendisi Küçük Etkisi Büyük: Mikroplastikler

  • Yayınlanma Tarihi: 11 Aralık 2020
  • Yazar: Edibe Beyza

Plastikler hayatımızın büyük çoğunluğunu işgal etmiş durumda. Özellikle hızlı yaşamın getirdiği tek kullanımlık plastikler, pratikliği açısından rağbet edilen ürünlerden. Artık bunların çevreye olan zararlarını bilmeyen yok. Eskiye nazaran genişleyen çevreci ürünler pazarı sayesinde yahut daha çevreci olanıyla değiş tokuş yaparak elimizden geleni yapıyoruz. Ancak tehlike burada bitmiyor. Karşımıza mikroplastikler çıkıveriyor. Bu içerikte mikroplastiğin ne olduğuna açıklayacak ve bundan kaçınmaya yönelik önerileri paylaşacağız.

Mikroplastikler, adı üzerinde mikro boyutta plastikler. Ancak bunlar o kadar minik ki gözle görmek imkânsız, çünkü boyutları 5 milimetreden küçük. Lise bilgilerimizden bize yadigâr kalan fiziksel çözünmeyi aklımıza getirirsek mikroplastiklerin nasıl oluştuğunu da bulabiliriz. Sıcak hava, güneş ışığı gibi çeşitli etmenler çöplere atılan plastikleri küçük parçalara ayırıyorlar. Bunlar doğada uzun yıllar çözünemediği gibi kaybolmuyor da. Sadece sürekli daha küçük parçalar hâline geliyorlar.

Evet, mikroplastikler minik plastik parçaları bunu anladık. Ama neden bu kadar üzerinde durulan bir konu? Bu parçalar zamanla gezegenimizdeki çeşitli yaşam alanlarına karışıyor ve büyük hasarlara yol açıyor. Özellikle sulara karışması çok kolay olan bu minik parçalar sağlığımızı tehdit etme konusunda oldukça mahirler. Sulara ve toprağa karışan mikroplastiklerin buradan ayrıştırması oldukça zor olduğu için neredeyse kullandığımız her üründe bolca mevcutlar. Balıklar bu küçük parçaları ayrıştıramadığı için yediğimiz deniz canlıları mikroplastik dolu olarak önümüze geliyor. Ya da son zamanlarda yapılan bir araştırmaya göre su arıtımı yapılırken bile bu parçalardan tamamen kurtulmak imkânsız. Bu şekilde suya ve toprağa karışan plastikler doğal dengeyi bozuyorlar. Bunları tüketen canlılar da bundan nasibini alıyor.

Mikroplastikler için kendisi küçük etkisi büyük deniyor. Çünkü cüsselerine oranla insan sağlığına tahribatları devasa boyutta. Yapılan bir araştırmaya göre insanlar yedikleri ve içtikleri sayesinde her hafta bir kredi kartı büyüklüğünde plastik tüketmiş oluyorlar. Her hafta… Bir kredi kartı büyüklüğünde...

Her zaman olduğu gibi biz “çevre kahramanlarının” bunu engellemede büyük payı var. Bununla ilgili neler yapabiliriz derseniz birkaç öneri sunalım.

Kozmetik ürünlerine dikkat edin. Kullanılan yüz temizliği, cilt arındırıcı, soyucu etkili ürünlerin çoğunda mikrotanecik bulunmakta. Bunların suyla temas edince eriyip gittiğini düşünebilirsiniz. Ancak sadece daha minik parçalara ayrılarak suya karışıyorlar. Diş macunları için de aynı durum geçerli. Bunlar yerine kendi ürünlerinizi yapabilirsiniz. Vaktim yok derseniz temiz içerikli ürün satan bir dünya marka mevcut. Bunlardan birini desteklemenin zamanı gelmiş olabilir.

Bilinçsizce çıkarılan çöp yığınları haricinde mikroplastiğin çoğalmasını sağlayan bir sektör var: Tekstil. Artan dünya nüfusu ve hızlı moda akımı nedeniyle sentetik kumaşlar her yanımızı sarmış durumda. Bunlar her yıkamada suya mikroplastik karıştırıyor. Yani sentetik kumaşlarımızın makinede temizlenmesi aslında dünyanın kirlenmesi demek. Bu durumun önüne geçebilmenin en güzel yolu doğal kumaşlara yönelmek. Bir kıyafet satın alırken etiketini okumaktan işe başlayabilirsiniz.

Gereksiz plastiklerden sakının. Bu cümleyi duymaktan hepimiz sıkıldık, evet. Ama mikroplastiklerden kurtulmanın en iyi yolu plastik kullanımımızı azaltmak. Yarın sıfır atıkla ilgili bir belgeselin başkahramanı olmak zorunda değilsiniz. Elinizden geleni yapmanız yeterli olacaktır. Sizin gibi elinden geleni yapan binlerce insan olacağını düşünürsek bu azımsanacak bir etki değil.

Çay poşetlerini hayatınızdan çıkarın. Bazen günün yorgunluğunu atmak, bazen üşengeçlikten, bazen de canımız çektiği için poşet çayları kullanıyoruz. Çeşitli aromalar, birbirinden güzel seçenekler, tek bardaklık olmaları bizi cezbediyor. Ama her bir poşeti bardağımıza bıraktığımızda mikroplastik içmiş oluyoruz. Bunun yerine aktarlardan, butik çaycılardan dilediğiniz ürünü dilediğiniz miktarda almanız mümkün. Bu size yorucu geliyorsa bazı markalarda kumaş poşetli çaylar bulmak mümkün.

Temizliğe yardımcı plastik ürünler yine mikroplastik üretme konusunda ön sıralarda yer alan ürünlerden. Bulaşık süngeri, lavabo fırçaları, tuvalet fırçası gibi ürünler her kullanılışlarında mikroplastik bırakıyorlar. Doğal alternatiflerine yönelmek yine hiç zor değil.

Sonuç olarak mikroplastikler, plastiklerin çeşitli şekillerde parçalanmasıyla oluşuyor. Bu parçacıklar sulara, toprağa, bedenlerimize sızıyor, iç organlarımıza birikiyor, kaynakları kullanılamaz hale getiriyor. Birkaç küçük alışkanlıkla ve ufak ürün değişiklikleriyle bu doğal yıkımın çözümüne ortak olabiliriz.